Navigasyon |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Fakiri dövme, üstünü yırt. |
 |
Fakirleri, hakir görme. |
 |
Fare çıktığı deliği bilir. |
 |
Fare olmadan çuval delinmez. |
 |
Fazla yüksekten atma, insanı uçuruma düşürür. |
 |
Fukaranın şaşkını, beyaz giyer kış günü. |
 |
Fukaranın tavuğu, tek yumurtlar. |
Gailesiz baş yerin altında. |
 |
Gardaş gardaşı atar, yar başında tutar. |
 |
Garip hırsızlığa çıksa, ay ilk aksamdan doğar. |
 |
Garip itin kuyruğu döşünde gerek. |
 |
Garip kuşun yuvasını Allah yapar. |
 |
Gavura kızıp oruç yeme. |
 |
Gavurun ekmeğini yiyen, gavurun kılıcını çalar. |
 |
Gayret ve sebat her zorluğu yener. |
 |
Geç olsun güç olmasın. |
 |
Gelin ata binmiş, gör nereye inmiş. |
 |
Gelin atta, kısmeti yâdda. |
 |
Gelini bindirmişler deveye, gör kısmet nereye. |
 |
Gençliğinde oynamadık tay olmaz. |
 |
Gençlikte kazan, kocalıkta ye. |
 |
Gıramınan yiyen dirheminen çıkarır. |
 |
Giden gelse dedem gelirdi. |
 |
Gökyüzünde düğün var desen, kadın merdiven kumaya kalkar. |
 |
Göl yerinden su eksik olmaz. |
 |
Göle su gelinceye kadar, kurbağanın gözü patlar. |
 |
Gönülsüz köpek kurda gitmez. |
 |
Görmediğin bir oğlu olmuş, tutmuş bacağını ayırmış. |
 |
Göz bakar can çeker. |
 |
Gurbette övünmek, hamamda türkü söylemeye benzer. |
 |
Güneş çarığı sıkar, çarık da ayağı. |
|
Hacı hacıyı Mekke’de, gidi gidiyi tekkede bulur. |
 |
Ha sana, mesana, bütün işler kaldı bizim Hasan’a. |
 |
Hafif taşla kıç silerler, ağır taşla okka döverler. |
 |
Hak deyince akan sular durur. |
 |
Halep ordaysa, arşın burada. |
 |
Haline bakmaz hanim, duvarı atlar. |
 |
Hamama giden terler. |
 |
Hareket olmayan yerde, bereket olmaz. |
 |
Harman kabarır, sahibi kubarır, çerik getirir haberi. |
 |
Harmana giren porsuk, dirgen yemeden çıkmaz. |
 |
Harmana giren porsuk, dirgeninden korkmaz. |
 |
Has düdük kuru söğütten kavlamaz. |
 |
Hasım hasmı ateşe atar, dost başta tutar. |
 |
Hasmın karınca ise de merdane bil. |
 |
Hasta yatan değil, vadesi yeten ölür. |
 |
Hastaya çorba sorulmaz. |
 |
Hastaya kar sorulmaz. |
 |
Haydan gelen huya gider. |
 |
Haydan gelen huya gider, yelden gelen sele gider. |
 |
Hayvanın alası dışında, insanın alası içinde. |
 |
Hazıra dağ dayanmaz. |
 |
Her Ari bal yapmaz. |
 |
Her sakaldan bir tel çekseler, köseye sakal olur. |
 |
Herkes davul çalar ama çomağı makama uyduramaz. |
 |
Herkes kazandığını yese, aptal acından ölürdü. |
 |
Herkes sanatının kölesidir. |
 |
Hesapsız kasap ya bıçak kırar ya masat. |
 |
Hıyar akçesi ile alınan eşeğin ölümü sudan olur. |
 |
Hileden onsaydı fare onardı. |
 |
Hileli pazar, mideyi bozar. |
 |
Hisim ile ye, iç ama alış veriş etme. |
 |
Hizmet etmeyi öğrenmeyen efendilik edemez. |
 |
Hocanın dediğini yap yaptığını yapma. |
 |
Hop deme ile dere atlanmaz. |
 |
Horozu çok olan köyde, sabah geç olur. |
 |
Huylu domuz huyundan vazgeçmez. |
Irgatın kötüsü akşama doğru kıvrar. |
 |
Irgatın kötüsü gün asarken çalışmaya başlar. |
 |
Irmaktan geçerken at değiştirilmez. |
 |
Islanmışın yağmurdan korkusu olmaz. |
 |
Isıracak it dişini göstermez. |
 |
İçi beni dışı seni yakar. |
 |
İki kaptan bir gemiyi batırır. |
 |
İnanma dayına, ekmek al yanına. |
 |
İnsan çiğ süt emmiştir. |
 |
İnsanın eti yenmez, derisi giyilmez. |
 |
İnsanın yere bakanından, suyu ağır akanından kork. |
 |
İp koptuğu yerden ulanır. |
 |
İş başa düşünce gayret dayıya düşer. |
 |
Isırgan otuyla taharet olmaz. |
 |
İşten artmaz, dişten artar. |
 |
İt halt yemeye tövbe etmez. |
 |
İt ilen sidik yarıştırmaya kalkma, kaşığını çatlatma. |
 |
İt ite buyurur, it de kuyruğuna |
 |
İt kağnı gölgesinde yatarmış da, kendi gölgem sanırmış. |
 |
İt korktuğu yere pek ürür. |
 |
İte dalanma, çalıyı dolan. |
 |
İti an, çomağı eline al. |
 |
İtin ayağını tastan esirgeme. |
 |
İtin başında tekke durmaz. |
 |
İtme el kapısını el ucuynan, iterler kapını omuz gücüynen. |
 |
İyi olacak hastanın doktor ayağına gelir. |
 |
İyi türkü kırk gün söylenir. |
 |
İki gönül bir olunca, samanlık seyran olur. |
 |
İnsan eti ağır olur. |
 |
İnsanın alacası içinde, hayvanın alacası dışında. |
 |
İslam’ın şartı beş, altıncısı insaf demişler. |
 |
İstediğini söyleyen, istemediğini işitir. |
 |
İyilik et de denize at, balık bilmezse halik bilir. |
 |
İyilik et kele, övünsün ele. |
Kabahat samur kürk olsa, kimse üstüne almaz. |
 |
Kaçanın anası ağlamazmış. |
 |
Kadın vardır vezir eder, kadın vardır rezil eder. |
 |
Kafa küçük beyin boş, tut kulağından çifte koş. |
 |
Kalçalı kadından pençeli oğlan doğar. |
 |
Kalmış kağnıyı, koca öküz çeker. |
 |
Kancık yalanmayınca, erkek dolanmaz. |
 |
Kanı kanla değil suyla yıkarlar. |
 |
Kapını kitli tut, komşunu hırsız tutma. |
 |
Kar da yürür izini belli etmez. |
 |
Karakeçiyi gören tulumunca yağ sanır. |
 |
Karamanın koyunu, sonra çıkar oyunu. |
 |
Karanlıkta göz kırptığını nerden bileyim? |
 |
Karanlıkta yapılan iş alacalı olur. |
 |
Karnı doyan abdalın gözü yola bakar. |
 |
Karnin doymazsa gözün doysun. |
 |
Kart horozun ne zaman öteceği belli olmaz. |
 |
Kartala bir ok değmiş, yine kendi teleğinden. |
 |
Kasabın yağı fazla olursa üstüne başına sürer. |
 |
Katranı kaynat, olur mu şeker, cinsi bozuk cinsine çeker. |
 |
Kavun, karpuz yata yata büyür. |
 |
Kaybolan koyunun kuyruğu büyük olur. |
 |
Kaynanalı gelin hatin gelin, kaynanasız gelin odun gelin. |
 |
Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez. |
 |
Kazana kulpu evde takarlar. |
 |
Kazanırsan dost kazan, düşmanı anada doğurur. |
 |
Kazanmadan kazan kaynamaz. |
 |
Keçinin boynuzu gicişince, çobanın değneğine sürünür. |
 |
Kel ölür sırma saçlı olur, kör ölür badem gözlü olur. |
 |
Kendini küçümseme. |
 |
Kimse yoğurdum ekşi demez. |
 |
Kıratın yanında eğleşen ya huyundan ya suyundan. |
 |
Kırığına güvenen ersiz kalır. |
 |
Kız anadan beller mahle gezmeyi, oğlan babadan beller yazı yazmayı. |
 |
Kızı kız iken değil, gelin iken gör, gelin iken değil, beşik başında gör. |
 |
Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla. |
 |
Koç olacak toklu koçun yanına yatar. |
 |
Koca buyruk yük değildir. |
 |
Köpek suya düşünce yüzmeyi öğrenir. |
 |
Köpekli köye değneksiz girilmez. |
 |
Köpekten toku olmaz. |
 |
Kör atin, körün reisi olur. |
 |
Köroğlunun katırı, ne vurursan götürü. |
 |
Körler memleketinde, şaşılar padişah olur. |
 |
Körünen yatan, şaşı kalkar. |
 |
Kötü kabağın, kötü dölü olur. |
 |
Kul bunalmazsa Hızır yetişmez. |
 |
Kurda ‘boynun neden kalın’ demişler, ‘kendi işimi kendim yaparım da ondan’ demiş. |
 |
Kurdu kovarken, tilkiyi uyarma. |
 |
Kurdun adı çıkmış, tilki dünyayı yıkmış. |
 |
Kurt atadan gördüğünü işler. |
 |
Kurt kocayınca köpeğin maskarası olur. |
 |
Kuş kuşun yamacında öter. |
 |
Kuzguna yavrusu şahin görünür |
Lafın iyisi kısa olur. |
 |
Lafını bilmeyen yengeyi hem kız evinden kovarlar, hem oğlan evinden. |
 |
Lodosun gözü yaşlı olur. |
Mal çoğaldıkça ucuzlar. |
 |
Mal melameti örter. |
 |
Mart kapıdan baktırır, yabayı küreği yaktırır. |
 |
Mecliste dilini sofrada elini tut. |
 |
Merhametten maraz doğar. |
 |
Mermer ağ taştan, rakip iki baştan. |
 |
Meyvesiz ağacın gölgesi olmaz. |
 |
Milletinden almayan, ölürmüş illetinden. |
 |
Minare yıkılır mihrap yerinde kalır. |
 |
Minareyi çalan, kılıfını hazırlar. |
 |
Misafir kılığına göre karşılanır, sohbetine göre uğurlanır. |
 |
Mızrak çuvala sığmaz, ana gibi yar, vatan gibi diyar olmaz. |
 |
Muhanet adamı mal sahibi eder. |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|